Karanlığa Doğru Yürümek

0

 


Gece, gökyüzünde sonsuz bir karanlık gibi uzanıyordu. Sessiz, yalnız ve derin… İnsan bazen kendi içinde kaybolmaktan korkar. Kendi düşüncelerine sıkışıp kalmak, en büyük savaşı kendinle vermektir. İşte böyle bir gecede, ne yapacağını bilemeden kendini sokaklara attı.

Bir amacı yoktu. Bir yönü de. Sadece yürümek istiyordu.

Adımlarını Bilinçsizce Atmak

Ceketinin yakasını kaldırdı, içindeki soğukluk dışarıdaki havadan daha keskin ve daha gerçekti. Nereye gittiğini bilmiyordu, aslında çok da umurunda değildi.

Şehrin sokak lambaları titrek bir ışık saçıyordu. Ama bu ışık ona yol göstermiyordu, karanlığın içinde kaybolmak istiyordu.

"Belki de karanlığa doğru yürümekle başlar her şey." diye düşündü.

Ve yürümeye devam etti.

Geçmişin Gölgesi

Hava ağırdı. İçinden geçen her düşünce, kalbine ağır bir taş gibi düşüyordu. Bazı geceler geçmiş hiç olmadığı kadar yakındı.

Adımlarını hızlandırdı. Belki kaçmaya çalışıyordu, belki yüzleşmekten korkuyordu. Ama şunu biliyordu: Kendi içinde bir hesaplaşma yaşamak zorundaydı.

"Korkularınla yüzleşirsin, geçmişinle biraz..."

Herkesin geçmişi vardır. Bazıları unutulmaz, bazıları hafif bir iz gibi kalır. Ama gece ilerledikçe, geçmişin izleri daha da belirginleşti.

Pişmanlıkların Fısıltısı

İçinde yükselen duyguya isim veremiyordu. Öfke mi, özlem mi, pişmanlık mı?

"Belki canın yanacaktır çok, pişmanlıkların aklına gelecektir bir bir..."

Ve geldi. Bir kararın gölgesinde kalan ihtimaller, yanlış seçimler, eksik kalan cümleler...

Gözlerini kapattı ve derin bir nefes aldı. Geçmişin ağırlığını taşımanın faydası yoktu.

Karanlık Yolun Gerçekliği

Bir köşede durdu. Geri dönmek isteyen içgüdüsü, ona mantıklı bir seçenek sundu. Ama mantık burada işlemiyordu.

"Çünkü karanlığa atılan her bir adım, seni en doğruya götürecektir."

Bunu biliyordu. Zor olan şey, karar vermek değil, kararın arkasında durmaktı.

Bir insan geçmişe dönüp bakmazsa, gerçekten ilerleyebilir miydi?

Ardına Bakmadan Gitmek

Şimdi karar vermesi gerekiyordu. Geri dönmek mi, devam etmek mi?

"Çünkü karanlığa yürümek ardına bakmadan gitmektir."

Adımlarını hızlandırdı. Bunu ilk defa yapmıyordu. Daha önce de karar vermişti, ama geçmişin ona seslenmesine her seferinde izin vermişti.

Bu kez farklı olacaktı. Bu kez gerçekten ardına bakmadan gidecekti.

Küçük Kaybetmek, Büyük Kazanmak

Hayatın bir kumar olduğuna inanmıyordu. Ama bazı seçimlerin kazanmak ya da kaybetmekle ilgili olduğunun farkındaydı.

"Bunun adı kumar ise eğer; büyük düşünüp büyük kaybetmek, küçük düşünüp küçük kaybetmekten daha iyidir."

Şimdiye kadar hep küçük oynamıştı. Belki de her zaman kaybetmemek için risk almaktan kaçınmıştı. Ama bu gece, farklı bir yol seçmişti.

Büyük kaybetmek, büyük kazanmayı da mümkün kılıyordu. Ve hayatı büyük kazanmak, gerçekten anlamını bulmak demekti.

Geri Dönmek mi, Devam Etmek mi?

Sabaha karşı ilk ışıklar gökyüzünde belirirken, hala yürüyordu. Ama bu yürüyüş artık eskisi gibi değildi.

"Çünkü küçük şeyler kaybettiğinde üzülürsün, büyük olanı kazandığında hayatın gerçek anlamını bulursun..."

Belki çok şey kaybetmişti. Belki de bu gece aldığı kararlar, ona yeni başlangıçlar sunacaktı. Belki de gerçekten ilerlemeyi başaracaktı.

İçinden bir ses ona fısıldadı:

"Hayat bundan sonra ikimize de güzel, ne dersin?"

Gülümsedi. Ve yoluna devam etti.


Yorum Gönder

0 Yorumlar
Yorum Gönder (0)

#buttons=(Accept !) #days=(20)

Our website uses cookies to enhance your experience. Learn More
Accept !
To Top